SESİMİ DUYDULAR :)

Son yazımda pembelerime hala yeşil olmalarından dolayı sitem edince sanırım beni duymuş olacaklar, bu sabah küçük bir sürprizle karşıladılar beni. Bahçedeki nispeten küçük boy olan domateslerden ikisi pembeleşmeye başlamışlar. Bazılarında da renk değişimi gözlemledim yakında onlarda pembeleşmeye başlarlar. Her ne kadar sık sık koltukları alsamda bazı çatallaşan filizlere dokunmamıştım. Bu sabah her fidede birtek sürgün kalacak biçimde fazlalık sürgünlerin uçlarını açan son çiçeklerden sonraki yapraklardan itibaren aldım. İlk açan çiçekler büyük birer domatese dönmesine rağmen sonraki çiçeklerin daha verimsiz olmalarını sıcaklara bağlamıştım ancak sanırım esas sebeb fidelerdeki bu 3 yada 4 sürgün oluşmasıydı. Bu durumdan ders alıp seneye bu yanlışı yapmayız artık. 2009 ilkbahar-yaz modası şimdiden belli oldu ''tek fide tek sürgün''

Bahçede bugün benden başka erken kalkıp çalışmaya başlayanlarda vardı. Bombus adı verilen (İngilizler’in deyimiyle, para istemeyen, haftanın 7 günü deliler gibi çalışan, sorun çıkartmayan, üstüne üstlük sigorta, vergi gibi sorunları da olmayan, gönüllü işçiler) ve seralarda çiçeklerin döllenmesi amacıyla yetiştirilen arılardan biri iştahlı bir biçimde tek tek çiçekleri dolaşıyordu. Biraz utangaç biraz da işine bağlılıktan olsa gerek bana poz vermekte hiç istekli olmadı. Ben telefon elimde resmini çekmek için peşinde dolaşırken onun aklı sadece çiçeklerde ve üzerine düşen görevindeydi. Ürkütüp kaçırmamak için biraz bulanıkta olsa arı olduğu seçilebilen bu pozu aldıktan sonra onu işi ve çiçekleriyle başbaşa bırakıp eve döndüm.

Bu arada biberler ve patlıcanlar çok dertliler ''bizde senin için doğal sebzeler veriyoruz ama bizim resmimizi koymuyorsun hiç'' diye sitem ediyorlar. Onlarında gönlünü alarak bugünü bitirelim